Bakır fiyatları arz endişeleri ve talep güçleriyle yüksek seviyelere yakın kaldı. LME‘de ton başına yaklaşık 11.727,50 dolar/ton seviyesinde yatay seyrederken, COMEX‘te işlem hacmi daraldı ve yatırımcılar küresel arz-talep görünümünü izliyor.
Küresel bakır piyasası, arz kaynaklı kısıtlar ile sanayi ve enerji sektörlerinden gelen artan talep nedeniyle yüksek seyrini sürdürüyor. Bloomberg raporlarına göre, bakır fiyatları bu dinamikler doğrultusunda yükseliş eğilimini güçlendirirken, metalin fiyatları elektrikli altyapı ve yenilenebilir enerji yatırımlarıyla ilişkili olarak kritik bir gösterge konumunda kalıyor.
Piyasa özeti: LME ve COMEX verileri
LME piyasasında bakır fiyatları önceki seansta görülen volatiliteye rağmen değişimde sınırlı kaldı ve kırmızı metalin sabit kalması dikkat çekti. 11.727,50 dolar/ton civarında tutunan fiyatlar, piyasanın geniş hareket alanını korudu.
COMEX verileri ise işlem hacminde gerileme işaretleri verirken açık pozisyonlarda hafif düşüş kaydetti. Yatırımcılar, arz ve talep dinamiklerini daha dengeli bir görünüm uğruna izlemeye devam ediyor.
Talep güçleri ve fiyat zirveleri
Fiyatlar, bazı seanlarda 12.000 dolar/ton eşiğine yaklaşarak tarihsel zirvelere yakın hareket ediyor. Dijital dönüşüm ve yenilenebilir enerji yatırımlarıyla güçlenen küresel talep, ayrıca mevcut stok birikimi endişelerini de gölgeliyor ve arz sıkıntılarıyla birleşince fiyatları yukarı taşıyor.
Avrupa madencilik hisselerinin performansı
Bloomberg raporuna göre, bakırın yükselişi Avrupa madencilik hisselerinin performansını güçlendiriyor ve 2016’dan beri görülen en güçlü yıllardan birine doğru destek veriyor. Bakırın küresel piyasalardaki etkisi, elektrikli araçlar, altyapı ve veri merkezleri gibi alanlarda geniş kullanımından kaynaklanıyor.
Küresel etkiler ve gelecek izlemi
Bakır, elektrik iletkenliği, altyapı ihtiyaçları ve endüstriyel talep nedeniyle ekonominin sağlık göstergelerinden biri olarak kabul ediliyor. Piyasa katılımcıları, arz-talep dengesinin nasıl şekilleneceğini yakından takip ediyor; metalin fiyat hareketleri, enerji geçişi ve sanayi üretim göstergeleriyle sıkı bir ilişki içinde kalmaya devam ediyor.
