Meksa Yatırım, haftalık hisse önerilerini ve yorumunu paylaştı.
Haftalık Piyasa Yorumu
Piyasalarda olumlu hava sürüyor. Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte Fed para politikası ilk sıralardaki yerini koruyor. Dış piyasalarda borsalar, petrol ve altın gibi yatırım araçlarında bu görünüme yönelik fiyatlamalar sürüyor. Ancak Borsa İstanbul’da geçen hafta banka hisseleri öncülüğünde başlayan ralli BIST100 Endeksi’ni tarihi zirve seviyelerine ulaştırdı. Bankacılık sektörü ile ilgili düşük fiyat kazanç ve yüksek kârlılık bir süredir dikkat çekiyordu. Şubat ayı itibariyle BDDK tarafından açıklanan sektöre ilişkin yüksek kârlılık fiyatlanmaya başlanmış görülüyor. 2021 yılı Ocak-Şubat dönemi sektör kârlılığı 9 milyar TL ilen 2022 yılı aynı dönem 39 milyar TL’ye yükselmişti. Önümüzdeki hafta devam edip etmeyeceğini izleyip göreceğiz. Borsa İstanbul’u dış borsalardan ayrıştıran gündeme gelince; ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Kongre’ye F-16 savaş uçaklarının Türkiye’ye satışı konusunda mektup yazması ve Türkiye-ABD ilişkilerindeki yumuşama sinyallerinin olumlu algıya neden olduğunu söylemek yerinde olacak. Dış borsalardan olumlu bir ayrışma var ve gündem farklılaşması olarak da bu konu öne çıkıyor. Bu durumun Borsa İstanbul’u dış piyasalardan ayrışarak daha ne kadar taşıyabileceği konusunu önümüzdeki günlerde görebileceğiz. Küresel piyasalarda Fed kaynaklı gelişmeler öncelikli yerini koruyor. Fed üyelerinin açıklamalarında dikkat çeken agresif faiz artışı olabileceği yünündeki “şahin” duruşu son toplantıya ait tutanaklar teyit etti. Tutanaklarda, Fed üyelerinin çoğunluğun “mayıs toplantısında bilanço küçültmenin başlayacağı ve 95 milyar dolarlık daralmanın uygun olacağı, bu toplantıda 50 baz puanlık artırım olasılığının çok yüksek olduğu” vurguları dikkat çekti. Bu yıl içinde Avrupa Merkez Bankası’ndan da faiz artırımları gelebileceği bir süredir dillendirilen bir konu. Bundesbank Başkanı Joachim Nagel, Euro Bölgesi’nde enflasyonun yüksek olduğunu ve bunun sonucunda Avrupa Merkez Bankası’nın yakında faiz oranlarını yükseltmesi gerekebileceğini söyledi. Perşembe günü yapılacak Avrupa Merkez Bankası toplantısından faiz artırımı beklenmiyor. Ancak toplantı sonrası yapılacak açıklamalar önemli olacak. Dış piyasalar bir süredir merkez bankalarının parasal sıkılaşma ve faiz artış politikalarını gündemine almış olup dozu artıp eksilmekle birlikte fiyatlamaya devam ediyor.
Savaş ile birlikte Rusya’ya yaptırımlar da devam ediyor. ABD Senatosu, ABD’nin Rusya ve Belarus ile normal ticari ilişkilerini askıya almasını öngören yasa tasarısını onaylarken Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Almanya’nın Avrupa Birliği yaptırımları kapsamında Rus kömürüne yönelik bir yasağı uygulamak için dört aylık aşamalı çıkış süresinin tamamını kullanması gerekeceğini açıkladı. ABD, Buça’daki olayların ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kızlarını ve Rusya’nın iki bankasını yaptırım listesine alarak bu ülkeye yeni yatırımlara da yasak getirdi. İngiltere, Rusya’nın en büyük bankası Sberbank’ın tüm varlıklarının dondurulmasına ve İngiliz firmalarının Rusya’ya tüm yeni dış yatırımlarının yasaklanmasına karar verdi. ABD Hazine Bakanı Yellen, savaşın ekonomilere devasa tehdit oluşturduğu uyarısı yaparken Rusya G-20’den çıkarılmalı, dedi. Savaşın ve yaptırımların şiddetinde bir azalma görülmemesi barış umutlarını zayıflatıyor. Rusya- Ukrayna arasında diplomasi çabalarının sürmesine karşılık son günlerde bu yönde çok fazla bir haber akışı görülmüyor. Ancak piyasaların bu yöndeki gelişmelere duyarlılığı oldukça zayıfladı. Rus Rublesi ABD Doları karşısında savaşın başladığı tarihteki değerini tekrar yakaladı. Petrol fiyatları ise savaş öncesi seviyelerine oldukça yaklaştı. Savaşın başladığı gün Brent petrol 95 dolardı. Şimdi 100 dolar seviyelerinde işlem görüyor. Gerçi petrol fiyatını aşağıya iten başka gelişmeler de var. ABD ve İngiltere’nin ardından Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) üyelerinin de rezervlerden satış kararları petrol fiyatındaki düşüşte önemli rol oynadı. Daha geniş ölçekte Çin’de artan Omicron vaka artışları, ABD dolarındaki değerlenme ve küresel ekonomideki büyüme oranlarının aşağı yönlü revize edilmesi ve stagflasyon tartışmaları var.
Bu haftanın ekonomik gündemi ağırlıklı olarak enflasyon açıklamaları olacak. ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya, Çin ardı ardına enflasyon verilerini açıklayacak. ABD ve Almanya son 40 yılın en yüksek enflasyon oranlarını yaşıyor. ABD mart ayı enflasyonu (TÜFE) için beklenti %8.4 seviyesinde. Merkez bankalarının para politikalarına yön veren en önemli parametrelerden biri enflasyon. Bank of America’dan “Enflasyon şoku kötüleşiyor, faiz oranları şoku yeni başlıyor, resesyon şoku geliyor.” şeklinde dikkat çeken bir açıklama geldi. BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ise, global gıda fiyatlarının mart ayında endeks tarihinin en yüksek artışını kaydettiğini açıkladı. Gıda fiyat endeksi mart ayında %12.6 artarken tahıl %17.1, et 4.8, şeker %6.7, süt %2.6 arttı. Salgın hastalığın ardından gelen savaş, gıda fiyatları üzerindeki etkisini en azından bir süre daha sürdüreceğe benziyor. Bu da enflasyonu yukarı iten gelişmelerin başında geliyor. Ayrıca önemli endişe kaynağı. Bu hafta ayrıca TCMB toplantısı var. Faiz değişimi beklenmediği için iç piyasalar üzerindeki etkileri çok sınırlı kalabilir.
Piyasalarda zor gündeme rağmen özellikle Borsa İstanbul’da iyimserlik devam ediyor. Bunu enflasyondan korunma amaçlı getiri arayışı, bankacılık sektörünün bir süredir primsiz ve ucuz kaldığı değerlendirmelerinin fiyatlanması ve dış ekonomik gündemden jeopolitik konumu nedeniyle Türkiye’nin farklılaşmasına bağlamak yerinde olacak.
HAFTALIK HİSSE ÖNERİLERİ (11-15 NİSAN) haftalık hisse önerileri
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Meksa Yatırım BIST 100 haftalık hisse önerilerini açıkladı (11-15 Nisan 2022)
Meksa Yatırım, haftalık hisse önerilerini ve yorumunu paylaştı. Haftalık Piyasa Yorumu
Piyasalarda olumlu hava sürüyor. Rusya-Ukrayna savaşıyla birlikte Fed para politikası ilk sıralardaki yerini koruyor. Dış piyasalarda borsalar, petrol ve altın gibi yatırım araçlarında bu görünüme yönelik fiyatlamalar sürüyor. Ancak Borsa İstanbul’da geçen hafta banka hisseleri öncülüğünde başlayan ralli BIST100 Endeksi’ni tarihi zirve seviyelerine ulaştırdı. Bankacılık sektörü ile ilgili düşük fiyat kazanç ve yüksek kârlılık bir süredir dikkat çekiyordu. Şubat ayı itibariyle BDDK tarafından açıklanan sektöre ilişkin yüksek kârlılık fiyatlanmaya başlanmış görülüyor. 2021 yılı Ocak-Şubat dönemi sektör kârlılığı 9 milyar TL ilen 2022 yılı aynı dönem 39 milyar TL’ye yükselmişti. Önümüzdeki hafta devam edip etmeyeceğini izleyip göreceğiz. Borsa İstanbul’u dış borsalardan ayrıştıran gündeme gelince; ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Kongre’ye F-16 savaş uçaklarının Türkiye’ye satışı konusunda mektup yazması ve Türkiye-ABD ilişkilerindeki yumuşama sinyallerinin olumlu algıya neden olduğunu söylemek yerinde olacak. Dış borsalardan olumlu bir ayrışma var ve gündem farklılaşması olarak da bu konu öne çıkıyor. Bu durumun Borsa İstanbul’u dış piyasalardan ayrışarak daha ne kadar taşıyabileceği konusunu önümüzdeki günlerde görebileceğiz. Küresel piyasalarda Fed kaynaklı gelişmeler öncelikli yerini koruyor. Fed üyelerinin açıklamalarında dikkat çeken agresif faiz artışı olabileceği yünündeki “şahin” duruşu son toplantıya ait tutanaklar teyit etti. Tutanaklarda, Fed üyelerinin çoğunluğun “mayıs toplantısında bilanço küçültmenin başlayacağı ve 95 milyar dolarlık daralmanın uygun olacağı, bu toplantıda 50 baz puanlık artırım olasılığının çok yüksek olduğu” vurguları dikkat çekti. Bu yıl içinde Avrupa Merkez Bankası’ndan da faiz artırımları gelebileceği bir süredir dillendirilen bir konu. Bundesbank Başkanı Joachim Nagel, Euro Bölgesi’nde enflasyonun yüksek olduğunu ve bunun sonucunda Avrupa Merkez Bankası’nın yakında faiz oranlarını yükseltmesi gerekebileceğini söyledi. Perşembe günü yapılacak Avrupa Merkez Bankası toplantısından faiz artırımı beklenmiyor. Ancak toplantı sonrası yapılacak açıklamalar önemli olacak. Dış piyasalar bir süredir merkez bankalarının parasal sıkılaşma ve faiz artış politikalarını gündemine almış olup dozu artıp eksilmekle birlikte fiyatlamaya devam ediyor.
Savaş ile birlikte Rusya’ya yaptırımlar da devam ediyor. ABD Senatosu, ABD’nin Rusya ve Belarus ile normal ticari ilişkilerini askıya almasını öngören yasa tasarısını onaylarken Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Almanya’nın Avrupa Birliği yaptırımları kapsamında Rus kömürüne yönelik bir yasağı uygulamak için dört aylık aşamalı çıkış süresinin tamamını kullanması gerekeceğini açıkladı. ABD, Buça’daki olayların ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kızlarını ve Rusya’nın iki bankasını yaptırım listesine alarak bu ülkeye yeni yatırımlara da yasak getirdi. İngiltere, Rusya’nın en büyük bankası Sberbank’ın tüm varlıklarının dondurulmasına ve İngiliz firmalarının Rusya’ya tüm yeni dış yatırımlarının yasaklanmasına karar verdi. ABD Hazine Bakanı Yellen, savaşın ekonomilere devasa tehdit oluşturduğu uyarısı yaparken Rusya G-20’den çıkarılmalı, dedi. Savaşın ve yaptırımların şiddetinde bir azalma görülmemesi barış umutlarını zayıflatıyor. Rusya- Ukrayna arasında diplomasi çabalarının sürmesine karşılık son günlerde bu yönde çok fazla bir haber akışı görülmüyor. Ancak piyasaların bu yöndeki gelişmelere duyarlılığı oldukça zayıfladı. Rus Rublesi ABD Doları karşısında savaşın başladığı tarihteki değerini tekrar yakaladı. Petrol fiyatları ise savaş öncesi seviyelerine oldukça yaklaştı. Savaşın başladığı gün Brent petrol 95 dolardı. Şimdi 100 dolar seviyelerinde işlem görüyor. Gerçi petrol fiyatını aşağıya iten başka gelişmeler de var. ABD ve İngiltere’nin ardından Uluslararası Enerji Ajansı (UEA) üyelerinin de rezervlerden satış kararları petrol fiyatındaki düşüşte önemli rol oynadı. Daha geniş ölçekte Çin’de artan Omicron vaka artışları, ABD dolarındaki değerlenme ve küresel ekonomideki büyüme oranlarının aşağı yönlü revize edilmesi ve stagflasyon tartışmaları var.
Bu haftanın ekonomik gündemi ağırlıklı olarak enflasyon açıklamaları olacak. ABD, Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya, Çin ardı ardına enflasyon verilerini açıklayacak. ABD ve Almanya son 40 yılın en yüksek enflasyon oranlarını yaşıyor. ABD mart ayı enflasyonu (TÜFE) için beklenti %8.4 seviyesinde. Merkez bankalarının para politikalarına yön veren en önemli parametrelerden biri enflasyon. Bank of America’dan “Enflasyon şoku kötüleşiyor, faiz oranları şoku yeni başlıyor, resesyon şoku geliyor.” şeklinde dikkat çeken bir açıklama geldi. BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ise, global gıda fiyatlarının mart ayında endeks tarihinin en yüksek artışını kaydettiğini açıkladı. Gıda fiyat endeksi mart ayında %12.6 artarken tahıl %17.1, et 4.8, şeker %6.7, süt %2.6 arttı. Salgın hastalığın ardından gelen savaş, gıda fiyatları üzerindeki etkisini en azından bir süre daha sürdüreceğe benziyor. Bu da enflasyonu yukarı iten gelişmelerin başında geliyor. Ayrıca önemli endişe kaynağı. Bu hafta ayrıca TCMB toplantısı var. Faiz değişimi beklenmediği için iç piyasalar üzerindeki etkileri çok sınırlı kalabilir.
Piyasalarda zor gündeme rağmen özellikle Borsa İstanbul’da iyimserlik devam ediyor. Bunu enflasyondan korunma amaçlı getiri arayışı, bankacılık sektörünün bir süredir primsiz ve ucuz kaldığı değerlendirmelerinin fiyatlanması ve dış ekonomik gündemden jeopolitik konumu nedeniyle Türkiye’nin farklılaşmasına bağlamak yerinde olacak. HAFTALIK HİSSE ÖNERİLERİ (11-15 NİSAN)
En Çok Okunan Haberler